Batı Karadeniz Turları

Karadeniz bölgesinin en batısında yer alan ve doğal güzellikleri ile görenleri kendine hayran bırakaan Bolu, her yıl milyonlarca kişi tarafından adeta akına uğruyor diyebiliriz. Toplam yüzölçümü 8.276 kilometrekare olan şehir hem köklü tarihi hem de kartpostalları andıran doğası ile ülke turizminde de oldukça önemli bir yerdedir. Batı Karadeniz turları dendiğinde ilk akla gelen yerlerden biri olan ve aynı zamanda gezginlerin de kamp yapabilmek için sıklıkla tercih ettiği Bolu'da görülmesi gereken yerlerin başında ise Abant Dağları üzerinde konumlanan Abant Gölü gelmektedir. Bir diğer önemli destinasyon ise yine doğası ile Bolu'nun en özel destinasyonlarından biri olan Yedigöller Milli Parkı'dır. 1642 hektar büyüklüğünde bir alana sahip olan park birbirinden güzel 7 farklı göle ev sahipliği yapmaktadır. Göller arasında en büyükleri olan Büyükgöl'e mutlaka uğrayıp alabalıkları ziyaret etmenizi öneririz. Ayrıca doğaya düşkünseniz parkın içerisinde bulunan karağaç, köknar, ıhlamur, kayın, meşe gibi sayısız ağaç türlerini keşfe de çıkabilirsiniz. Ve son olarak Bolu'da mutlaka görülmesi gereken bir diğer turistik destinasyon ise yine doğal alanlardan biri olan Gölcük Tabiat Parkı'dır. Yılın her dönemi muhteşem manzaralara ev sahipliği yapan bölgede harika bir doğa yürüyüşü yapabilir, şehrin bütün yorgunluğunu atmak için Haftasonu Turları 'mıza katılabilirsiniz. Ve bu doğa harikasının içinde bol bol fotoğraf çekmeyi unutmayın! 

Karadeniz Bölgesi'nin orta kısımlarında yer alan ve doğal güzellikleri, tarihi yapıları, şirin sokakları ile dikkat çeken Sinop'un ilk yerleşimleri Tunç Çağı'na kadar dayanmakla birlikte Antik Çağ'da Karadeniz'in en önemli liman kenti olma özelliğini taşımaktadır. Milattan önce 7. yüzyıl Helen Kolonisi olarak kurulan bölge, uzun yıllar bir çok farklı topluluğun egemenliği altında kalmış olması nedeniyle çok kültürlü bir yapıya sahiptir. Sahil kenarında bulunan ve ihtişamlı görüntüsü ve tarihi güzelliği ile Karadeniz Turları 'nın ön plana çıkan turistik destinasyonlarından biri olan Sinop Kalesi ise turunuz sırasında kesinlikle görülmesi gereken yerlerin başında gelmektedir. Tarihi saldırılara maruz kalan ve bir çok kez onarım gören kaleye iç kale eklenmiş ve kale bugünkü halini almıştır. Evliya Çelebi'nin seyahatnamesinde de ismi geçen bölge, Sinop'un en önemli tarihi eserleri arasında yer aldığından kesinlikle görmeye değer güzelliktedir. Bir diğer destinasyon ise yine Sinop merkezde bulunan ve eski bir konak içerisinde yer alan Sinop Etnografya Müzesi'dir. Sinop'un geleneksel kültürünü yaşam biçimlerini inceleyebileceğiniz bu müzede ayrıca Sinop mimarisi hakkında da bilgi edinebilirsiniz. Ve son olarak 4000 yıllık bir tarihi geçmişe sahip olan ve şarkılara, şiirlere konu olan Sinop Tarihi Cezaevi'ne kesinlikle uğramadan asla dönmeyin! 

Tarihi zenginlikleri ve doğal güzellikleri ile göz dolduran bir diğer Batı Karadeniz şehri Karabük.. Kalbinde barındırdığı çok sayıda ağaç türü ve ormanları ile ülkemizin eşsiz şehirlerinden biri olan Karabük, özellikle "Açık Hava Orman Müzesi" olarak anılan Yenice Ormanları ile ünlü bir bölgedir. Karabük'te gezilecek yerler denildiğinde ilk sırada yer alan ve Unesco Dünya Mirası Listesi'ne giren Safranbolu Evleri 'ni de Safranbolu Turları 'mız ile  ziyaret edebilirsiniz. Muhteşem fotoğraflar çekip, bölge mimarisi hakkında fikir sahibi olabileceğiniz bölgede bunun dışında ise kesinlikle görmeniz gereken yerlerin başında Osmanlı Dönemi'nden kalma bir çok tarihi esere ev sahipliği yapan Köprülü Mehmet Paşa Camii gelmektedir. Eski Çarşı bölgesine geçtiğinizde ziyaret edebileceğiniz bu cami 17. yüzyıl Osmanlı mimarisinin tüm özelliklerini gözler önüne sermektedir. Ve son olarak yine Osmanlı mmiarisinin en güzel örneklerini günümüze ulaştıran yerlerden biri olan Yörük Köyü'de görülmeye değer güzelliklere sahiptir. 700 yıllık tarihi ile Turizm Bakanlığı tarafından koruma altına alınan köy, içerisinde barındırdığı tarihi konaklarıyla da tarihe ilgi duyan herkesin kesinlikle görmesi gereken turistik destinasyonlardan biridir. 

Tarihi milattan öncesine kadar dayanan ve köklü geçmişi nedeniyle her dönemden izler taşıyan Zonguldak, gölleri, plajları, tarihi güzellikleri, doğal güzellikleri, yemyeşil bitki örtüsü ve barındırdığı tarihi eserlerle Karadeniz'in kesinlikle keşfedilmesi gereken bir başka şehridir. 1870'li yıllarda Padişah 2. Abdülhamit döneminde sancak beyi lan Halil Paşa Karamahmutoğlu tarafından inşa edilen ve günümüzde müze olarak hizmete giren Halil Paşa Konağı, Zonguldak turunuz sırasında görmeniz gereken yerlerin başında gelmektedir. Grek, Bizans, Roma ve Osmanlı dönemine ait mimari yapısıyla ve yine içinde barındırdığı lahitleri, mezar taşları, gövde ve kaideleri ile görenleri büyüleyen yapı, aynı amanda ünlü pandomim sanatçısı Krispos'un mezar anıtına da ev sahipliği yapmaktadır. Bir diğer önemli turistik destinasyon ise Zonguldak'ın Çaycuma ilçesine bağlı bir beldede bulunan Tieion Antik Kenti'dir. Milattan önce 70 yılında Roma İmparatorluğu tarafından yıkılan ve daha sonra yeniden inşa edilip Bizans dönemine kadar balıkçı şehri ve ticaret şehri olarak varlığını devam ettiren bölge, Zonguldak'ta bulunan en heybetli yapılardan bir tanesidir. Ve son olarak jeortermal kaynaklar açısından önemli bir bölge olan ve Avrupa'da kaynak potansiyeli açısındn birinci sırada olan Ilıksu Kaplıcaları'da kesinlikle görülmesi gereken yerlerden bir tanesidir. İçilerek kullanıldığında bağırsak, mide ve karaciğer sorunlarına iyi geldiği söylenen sudan şifa elde etmek isterseniz bu bölgeye kesinlikle uğramanızı öneririz.