İçerisinde barındırdığı sayısız tarihi eserle görenleri kendine hayran bırakan şehrin her yanında keşfedilecek öyle çok yer var ki! Köklü tarihinden izler bulabileceğiniz müzeleri, camileri, katedralleri ve daha nicesi kesinlikle görmeye değer güzellikte.. Özellikle Lübnan'daki arkeoloji eserlerini kalbinde barındırmasıyla bilinen ve
Popüler Turlar'ın en çok ziyaret edilen destinasyonlarından biri olan Beyrut Ulusal Müzesi, Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra toplanmaya başlanan kalıntıları görebileceğiniz muhteşem bir seçenek. İçlerinde Orta çağdan kalma eserlerin de bulunduğu toplam 100.000 nesneye ev sahipliği yapan müze, Beyrut'un Mazra'a semtinde keşfedilmeyi bekliyor!
Bir diğer önemli destinasyon ise 12. yüzyılda inşa edilen bir yapı olup 1291 yılında Memluklerin hakimiyeti altındayken şehrin en büyük camisine dönüştürülen El Ömer Cami'dir. İç savaş sırasında ciddi anlamda hasar gören cami 2004 yılında restore edilerek günümüzdeki halini almıştır. Roma döneminde kilise olarak kullanılan cami, etrafında bulunan yapıları ve kendine has iç dokusu ile İslam mimarisinin en güzel örneklerinden bir tanesidir.
Ve son olarak Beyrut'un göz alıcı tarihi yerlerinden biri olan ve görenleri kendine aşık eden bir diğer yapı ise, kentin en eski kilisesi olarak bilinen St. George Yunan Ortodoks Katedrali'dir. 1975 yılında Lübnan İç Savaşının çıkması ile yıkılan ve freskleri çürüyen katedralin bir çok kısmı çalınmış ve 18. yüzyılda bazı kısımları ateşe verilmiştir. 17 ay boyunca altında kazılar yapılan katedral, 1995 yılında yeniden inşa kararı ile günümüz halini almayı başarmıştır. Beyrut'a kadar gelmişken bu katedrali gezmeden geri dönmemeli!