15. yüzyılda başlayan Rönesans ve Reform hareketinin en özel yansımalarını bulabileceğiniz büyülü bir ülke İtalya.. Dönemin sanatçılarının ve sanat eserlerinin yegane yuvası olan ülke, aynı zamanda binlerce yıllık tarihi yapıları, fotoğrafları süsleyen doğal güzellikleri, zengin ve meşhur mutfağı, tarih kokan sokakları ve Orta Çağ döneminden kalma mimarileri ile yurt dışı seyahatleri arasında en çok ilgi gören yerlerden biri olmanın hakkını veriyor diyebilirim.. Özellikle tarihe ilgi duyan ve Avrupa medeniyetleri hakkında bilgi sahibi olmak isteyen gezginlerin de uğrak noktalarından biri olan ülkenin bir diğer önemli özelliği ise Unesco tarafından Dünya Hazinesi listesine alınan bir çok bölgeye sahip olması.. Böyle güzel bir ülke hakkında söylenecekler bu kadar değil elbette, hadi gelin biraz da İtalya'nın güzelim şehirlerine doğru yola çıkalım!
Klasik İtalya Turu denilince ilk akla gelen şehir tabi ki tarihi ve sanatıyla kendinden oldukça söz ettiren gladyatörler şehri Roma oluyor.. Milattan önce 1000 senesinden bu yana varlığını koruyan ve sayısız mimariye, sanat eserlerine, sanatçılara ev sahipliği yapan bu tarihi şehri keşfederken kendinizi uzun bir zaman yolculuğuna çıkmış gibi hissedeceksiniz.. 2800 yıllık tarihiyle dolu dolu sokakları, eşi benzeri bulunmayan kiliseleri, katedralleri ve bazilikalarıyla adeta bir açık hava müzesini andıran şehrin ilgi çekici yanları sadece bunlar değil elbette.. Tüm dünyanın diline dolanan kendine has kültürü, leziz İtalyan mutfağı, her daim canlı ve hareketli olan meydanları, modanın ve dünyaca ünlü modacıların ikonu haline gelen ışıl ışıl caddeleri ve dükkanları ile hayatınızda en az bir kere mutlaka görmeniz gereken bir Avrupa şehri Roma.. İtalya'ya kadar gelmişken ülkenin göz bebeği olan bu şehirde harika bir Roma Turu'na çıkmadan dönmemeli..
İşte İtalya tatilimin göz bebeği, Venedik.. Şehre iner inmez karşılaşacağınız her manzarayı sanki daha önce kartpostallarda defalarca kez görmüşsünüz hissi veren bir şehir burası.. Sakin sakin akan su kanalları, minik adaları, göz kamaştıran köprüleri ve Unesco Dünya Mirası Listesi'ne girmiş sayısız tarihi eseriyle İtalya'yı güzelleştirmeye başlı başına yetecek kadar güzel.. Adriyatik Denizi kıyısına kurulu olan bu kanallar şehri yalnızca görsel güzellikleri ile değil, aynı zamanda Rönesans dönemine tanıklık ediyor olması ile de oldukça özel.. Eserlerine bakmaya doyamadığımız nice sanatçıya kucak açmış olan Venedik'te karşılaşacağınız sanat ve güçlü mimari örneklerine inanamayacaksınız.. Bir de tüm bunların üstüne şu meşhur su kanallarında sakin ve huzurlu bir gondol seyahati ve yanına bir kadeh şarapla Venedik Turu'nuzu unutulmaz hale getirebilirsiniz.. Bu sular şehrinde gezilmedik yer bırakmayın! Ve bol bol fotoğraf çekmeyi unutmayın..
Eski kent meydanları, sevimli pazarları, yeşil panjurlu evlerle süslenmiş dar sokakları, tüm dünyaya nam salmış mimari eserleri, manzaralarıyla büyüleyen tepeleri, masalları andıran Rönesans yansımaları ile Yurtdışı Turları'nın göz bebeği diyebileceğim bir şehir daha.. Floransa.. Üstelik Floransa'yı keşfetmek diğer İtalya şehirlerini keşfetmekten çok daha kolay! Bu özel şehrin tüm detaylarını keşfetmek için tek yapmanız gereken şey bol bol yürümek! Evet, yanlış okumadınız.. Bu güzelim şehrin her yerine yaya olarak ulaşım sağlayabiliyorsunuz.. Bu şehri yakından tanıyabilmeniz için harika bir fırsat diyebilirim! Neden mi? Çünkü Floransa sokaklarında yürüyüş yaparken Neptün Çeşmesi'nden Antik Roma Heykellerine, Meclis Salonu'ndan Michalengelo'nun meşhur sanat eseri olan Davut Heykeli'ne kadar dünyaca ünlü tüm yapıları görme fırsatı yakalayabileceksiniz! Açık hava müzesi derken tam da bundan bahsetmiştim.. Bir de unutmadan, hazır Floransa sokaklarında turlarken şarap evlerine uğrayıp gün batımına karşı bir kadeh şarap kaldırmayı unutmayın!
Ve son olarak İtalya'nın, hatta Dünya'nın en modern şehirlerinden biri olan Milano'dayız.. Kültür ve sanat konusunda eline su değdirmeyen bu ihtişamlı şehir modanın, alışverişin, gösterişin ve Armani, Prada, Versace gibi dünyaca ünlü tasarımcıların buluştuğu son derece etkileyici bir Avrupa şehri.. Özellikle mimarileriyle göz kamaştıran katedralleri ve Leonardo'nun meşhur eseri " Son Akşam Yemeği " nin hikayesine yakından bakabileceğiniz Milano'da gezilecek yerler sınırsız diyebilirim! Gotik mimarın en önemli örneklerinden biri olan ve aynı zamanda İtalya'nın en büyük katedrali olarak bilinen Duomo'yu görmeden kesinlikle dönmemelisiniz! Ve az önce bahsettiğim " Son Akşam Yemeği " adlı eserin de sergilendiği ve Milano'nun en gözde mekanlarından biri olan Santa Maria Delle Grazie kilisesi de kesinlikle görülmesi gereken bir diğer kkıymetli Milano yapısı.. Şehrin tüm mimarilerini keşfettikten sonra ışıl ışıl caddelerinde alışveriş yapmayı unutmayın, şimdiden iyi tatiller!