Önce Ayvalık Cunda Adası hikayesi ile başlamalıyız diye düşünüyoruz. Keza bu şirin tatil adası, küçümsenemeyecek tarihiyle, eşsiz doğasında büyülenmek kadar tarihin içerisinde bir yolculuk da vadediyor. Adanın hikayesi, ilk yerleşimin oluşmasıyla, yani M.Ö. 330 yılında başlıyor. Ayvalık’ta ilk izleri gözlemlenen bu yerleşim, ilçeye bağlı 22 adanın gölgesinde gelişiyor. Bu adalar arasında yerleşime açık olan tek ada ise Cunda Ada’sı. Ali Bey Adası olarak da bilinen Cunda’dan Piri Reis, Kitab-ı Bahriye isimli günlüğünde “Yund Adası” olarak bahsediyor. Bu isim daha sonra Türkçe daha kolay söylenebilir Cunda’ya dönüşmüş. Ayrıca adaya Ali Bey Adası denmesinin de önemli bir sebebi var. İstiklal Harbi sırasında büyük kahramanlıklar gösteren 172. Alay Komutanlığında görevli Yarbay Ali Çetinkaya, (Atatürk’ün emriyle Çetinkaya soyadını almıştır.) adaya ismini vermiştir. Aynı zamanda kahraman yarbay, Anadolu’daki ilk direnişi başlatmıştır.
Ayvalık Cunda Adası’na ulaşım konusunda kesinlikle özel araçlarla ulaşım gerçekleştirmenizi öneririz. Keza adanın Ayvalık’la köprü üzerinden bir bağlantısı bulunuyor. Dolap Boğazı üzerine inşa edilen bu köprü, Türkiye’nin ilk boğaz köprüsü olma özeliğine sahip. Ayrıca Cunda Adası’nın tüm güzelliklerini keşfedebilmeniz için de özel araçla bölgeye ulaşmanız daha doğru olacaktır. Bununla birlikte adaya otobüs seferleri de bulunuyor. Özel araçlarla Cunda Adası’na doğru yola koyulacaksanız birden fazla alternatifiniz var. Osmangazi Köprüsü’nü kullanabilir ya da Körfez’i dolanarak Balıkesir’e oradan da Ayvalık’a ulaşabilirsiniz. İstanbul’da yaşayanlar için bir diğer alternatif ise Topçular İskelesi’nden kalkan feribotlar. Bu feribotlar, aracınızı ve sizi yaklaşık olarak 6 saatte adaya götürecektir. Cunda Adası gezinizde tercih edebileceğiniz Ayvalık otelleri sayısı da azımsanamayacak miktarda.
Ege’nin güzelliklerini dört mevsim hissetmek istiyorsanız ilk uğrak noktanız Ayvalık olmalıdır. Hatta daha da özelleştirirsek kesinlikle Cunda Adası’nın büyüleyici tabiatını gezi repertuvarınıza eklemelisiniz. Ege’nin her mevsim ziyaret edilebilir adresi olan Ayvalık ve Cunda Adası, doğal güzelliklerinin yanı sıra tarihi dokusuyla da dikkat çekiyor. Oldukça köklü bir geçmişe sahip olan Cunda Adası’nda yerleşim, M.Ö. 330 yılına kadar uzanıyor. Bu durum pek tabi bizim için sürpriz değil. Adeta cennetten bir köşe izlenimi veren Ayvalık ve Cunda Adası, sadece bizim değil, her dönem insanının ilgisini çekmeyi başarmış olmalıydı. Sizi yeryüzünün cennetiyle tanıştıracak Ayvalık ve Cunda Adası gezi rehberi ile karşınızdayız.
Başlangıç olarak söyleyelim Cunda Adası’nı keşfetmeniz için yaz mevsimini beklemeniz gerekmez. Hatta önerilerimizi talep ederseniz, Cunda Adası’na bahar aylarında gitmenizi tavsiye ederiz. Özellikle yazın başlamasıyla birlikte adaya yoğun bir talep oluşuyor. Cunda Sokaklarında tarihi dokuyu; eşsiz şaraplar ve tadına doyamayacağız deniz mahsulleri ile hissederken yoğun kalabalığın sizi rahatsız etmesini istemeyiz. Adada konaklamayı düşünüyorsanız yine bahar aylarında Cunda Adası tüm taleplerinizi karşılayabilecek benzersiz bir konfor sağlayacaktır. Cunda Adası Otelleri arasında tercihte bulunurken tesisin bulunduğu lokasyona önem vermenizi öneriyoruz.
Cunda’da nerede denize girilir, merak edenlere tabi ki deli demeyeceğiz. En nihayetinde burası bir ada kardeşim, her yerde denize girebiliriz diyorsanız yanılıyorsunuz. Her ne kadar Cunda Adası’nın dört tarafı denizle çevrili olsa da konfor ve doğayla iç içe denize girme deneyimi yaşayabileceğiniz tavsiyelerimiz var.
Özellikle adanın belli bölümleri, yoğun geçen yaz aylarında bir miktarda kirletilebiliyor. Bu istenmeyen durum karşısında siz kalabalıktan uzaklaşmak ve doğanın tınısını serin Ege sularında dinlemek istiyorsanız size Patriçya Koyu’na alalım. Ancak özel araçla ulaşım sağlayabileceğiniz bu koy, adanın bir ucundadır. Koyda tercih edebileceğiniz birden fazla plaj bulunuyor.
Rüzgarlarıyla
ünlü bu plaj, son derece temiz bir deniz vadediyor. Ayrıca çakıllı bir denize
sahip olması nedeniyle görece daha az tercih edilir. Yine gözlerden uzaklaşıp
sessiz ve sakin bir yerde denizle bütünleşmek istiyorsanız Çataltepe Plajı’nı
tercih edebilirsiniz. Plaja toplu taşıma ile ulaşım mümkün
Mavi ve yeşilin her tonunu aynı karede düşünün. Bir de bu kareye küçük kayalıkları eklerseniz fotoğrafınızda Ortunç Koyu’ndan izler görebilirsiniz. Muhteşem bir tabiata sahip olan Ortunç Koyu, kayalıklardan denize girmek isteyenlerin ilk alternatifi olmalı. Ayrıca koyda kamp severler için de alternatif tesisler bulunuyor. Daha konforlu bir plaj deneyimi arıyorsanız Ortunç Koyu’nu hiç tercih etmemenizi öneririz.
Yalancı Boğaz, Maden Adası manzaralı eşsiz bir yüzme alanı. Sıra dışı bir doğaya ve kusursuz sayılabilecek bir manzaraya sahip olan boğaz, fazlasıyla tercih ediliyor. Dolayısıyla bir miktar kalabalıkla karşı karşıya kalabilirsiniz. Yalancı Boğaz’da Maden Adası’na yürüyerek geçebileceğiz doğal bir oluşum bulunuyor. Yüzme bilmiyorsanız her ihtimale karşı dikkat etmenizi öneririz.
Cunda Adası’nda denize girilecek yerler arasında belediye plajları da bulunuyor. Özel araçlarla ya da toplu ulaşım vasıtalarıyla ulaşabileceğiniz Duba Plajı, Ayvalık ve Cunda Adası’nın kesiştiği noktada yer alıyor. Cunda gezinizi düşük maliyetlerle planladıysanız size önerimiz Duba Plajı olacaktır.
Ayvalık Cunda’da gezilecek yerler önerilerimiz için sıkı durun sizi benzersiz bir yolculuğa çıkaracağız. Tarih, kültür, tabiat, doğal güzellikler ve mimari hepsi bir arada!
Sevim ve Necdet Kent Kitaplığı olarak restore edilen Agios Yannis Kilisesi’ne yürüyerek gidebilirsiniz. 17. Yüzyıla uzanan bir tarihe sahip olan kilise, doğal güzellikleri ve manzarasıyla da büyüleyecek.
Aydimnitri ta Selina yani Ayışığı Manastırı, Cunda’da görmeniz gerek bir başka güzellik. Güzellik dediğimize bakmayın bu manastır adeta bir şaheser. Denizin hemen dibine inşa edilen manastır, mimari özellikleriyle de dikkat çekiyor. Ayışığı Manastırı’na ulaşabilmek için tek alternatifinizin özel araçlarınız olduğunu belirtmeliyiz.
Cunda Yel Değirmeni, manzarayla büyüleneceğiniz bir başka nokta. Agios Yannis Kilisesi’nden de görülebilen yel değirmeni, renove edilmiş durumda. Arzu ederseniz tarihi basamaklarından ikinci katına bile çıkabilirsiniz.
Rum Evleri ile ünlü Cunda Adası’nın en güzel evini keşfetmek istiyorsanız size önerimiz Cunda Despot Evi olacaktır. 1862 yılında inşa edilen yapı, kusursuz bir mimariye sahip. Kendine özgü bir hikayesi bulunan ev, daha önce öksüzler yurdu olarak da kullanılmış.
Anelemmantik Güneş Saati, güneşten gelen ışınlara göre saati söyleyebilme özelliğine sahip. 2004 yılında inşa edilen saat, bölgede en sevilen isimlerden biri olan Ahmet Erol Keskin’e ithaf edilmiş.
Ayvalık Cunda Adası, yeme-içme olanakları bakımından oldukça gelişmiş durumda. Deniz mahsulleriyle ünlü bu adada eşsiz ev yapımı şarapların tadına da bakabilirsiniz. Aynı zamanda İtalyan Mutfağının benzersiz lezzetlerini de yeniden keşfetmeniz mümkün.
Cunda’nın en güzel şarap evlerinden biri olan Vino Şarap Evi, oldukça zengin bir şarap menüsüne sahip. Ev yapımı şarapların tadına bakabileceğiniz bu güzel şarap evinde sıra dışı zaman geçirebilirsiniz. Aynı zamanda Cunda’nın tarihi dokusunu keşfetmek için de oldukça ideal bir adres.
Cundalılar için buluşma mekanı olan Taş Kahve, Cunda gezinizde mutlaka uğramanız gereken en özel noktalardan biridir. 150 yıllık bir geçmişe sahip olan Taş Kahve, dışarda ve içerde iki mekana sahip. Dışarda Cunda manzarasının keyfini sürebilir ya da içeride bir masaya oturarak Taş Kahve’nin eşsiz mimarisinde büyülenebilirsiniz.
Cunda Adası’nın en ünlü restoranıyla sizleri tanıştırmak istiyoruz. Lal Girit Mutfağı, hemen her türden deniz mahsulünün lezzetini derinlikli olarak hissedebileceğiniz bir mekan. Adada Girit Mutfağı için tercih edebileceğiniz birçok farklı mekan bulunduğunu da belirtmeliyiz. Lal Girit Mutfağı’nda kusursuz bir lezzet deneyimi için rezervasyon yaptırmanız gerektiğini unutmayın.
Adanın İtalyan Mutfağı seçenekleri de oldukça geniş yelpazeli alternatifler vadediyor. L’Arancia Cunda, şirin ve iddialı mimarisiyle fark yaratan mekanlardan. İtalyan lezzetlerinin tadına bakabileceğiniz bu restoran, taş dekorasyonuyla fark yaratıyor.
Cunda Adası’nda geç saatlere kadar açık bir mekan arıyorsanız Cielo size ilk önerimiz olacaktır. Bar konseptinde hizmet veren mekan, keyifle vakit geçirebileceğiniz oldukça özel bir konsept vadediyor. Ayrıca Cielo’da her gece canlı müzik de bulunuyor.