Gürcistan’ın turistik şehirlerinden biri olan Batum hem doğal güzellikleri hem de birbirinden ihtişamlı yapıları ile son yıllarda dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. Gürcistan’a vize olmaması da popülaritesini arttıran özelliklerin başında geliyor. Batum’da Gezilecek Yerler hakkında bilgi vermeden önce biraz Gürcistan ile ilgili genel bilgi vermek istiyorum.
Gürcistan, Karadeniz’e kıyısı olan ülkelerden bir tanesi. Ülkenin başkenti Tiflis olmakla beraber para birimi ise Lari’dir. Günümüzde 1 Gürcistan Lari’si yaklaşık 1.94 TL ediyor.
Gürcistan’ın resmi dili Gürcüce’dir. Bunun yanı sıra ülkede neredeyse herkes ikinci dil olarak Rusça bilmektedir. Bunun nedeni ise Sovyet Birliği döneminin etkisidir. Ülkeye turist olarak gittiğiniz zaman çoğu yerde İngilizce ile iletişim sağlayabilirsiniz.
Gürcistan dini açıdan çeşitliliği olan bir ülke. Fakat ülkenin %82’si Ortodoks Hristiyanlardan oluşmaktadır. Zaten Batum başta olmak üzere ülkeyi gezerken kiliselerin çok olması dikkatinizi çekecektir. Kalan kısım ise Müslüman, Katolik ve diğer inanışları benimseyen insanlardan oluşmaktadır.
Batum, Gürcistan’ın en çok turist alan ve gezilecek yerler açısından en zengin şehirlerinin başında geliyor. Batum Turları sayesinde siz de bu şehri baştan aşağı keşfetme şansını bulabilirsiniz. Yazının bundan sonraki kısmında size Batum’a yaptığım gezi ve Batum’da gezilecek yerler hakkında bilgiler vereceğim.
Gürcistan, özellikle Karadeniz bölgesinde yaşayanların günübirlik gidip gelebildiği, vize ya da pasaport istemeyen bir ülke. Biz Karadeniz Turları kapsamında gittiğimiz zaman ülkeye giriş için yeni kimlik kartımız ve 15 TL geçiş ücreti vermiştik.
Ülkeye giriş yapmak ilk adım gümrükte uzun bir bekleyiş. Bu bekleyiş sırasında etrafınızda binbir çeşit insan göreceksiniz. Kendinizi bir 3. dünya ülkesine gelmiş gibi hissedebilirsiniz. Fakat bu aşamada sakin olun ve bu sıranın bitmesini bekleyin.
Dakikalarca süren bekleyişin ardından gümrükten geçiyorsunuz ve işte bundan sonra siz de 3. dünya ülkesi algısı oluşturan şeyler yavaş yavaş yerini hayranlığa bırakmaya başlıyor. Eğer paranızı ülkeye gelmeden önce bozdurmadıysanız dert etmeyin. Etrafınızda çokça paranızı bozdurabileceğiniz döviz büroları göreceksiniz. Yapacağınız ortalama harcamayı hesap ederek istediğiniz kadar TL’yi Lari’ye çevirebilirsiniz. Paranızı da bozdurduktan sonra artık gezmeye başlayabiliriz!
Şehir içinde görmeniz gereken her yere yürüyerek ulaşım sağlayabilirsiniz. Zaten adım attığınız her yerde ihtişamlı binalar, dünya üzerinde bulunan ünlü binaların benzerlerini ve önemli heykelleri göreceksiniz. Bunların hepsine yazımda yer veremesem bile “Batum’a gittim” diyenlerin görmeden gelmemesi gereken bazı yerler hakkında bilgi vereceğim.
Batum’un en ünlü ve turistik yapılarının başında Ali ve Nino Heykeli geliyor. Boyu 8 metre uzunluğunda olan bu heykellerin hikayesi oldukça hüzünlü bir aşka dayanıyor. Kısaca özetleyecek olursak heykellerden erkek olanı simgeleyen Ali, Müslüman bir genç. Kadın olanı simgeleyen Nino ise bir Gürcistan prensesi. Hikayenin trajik kısmı ise Sovyet Rusya’nın işgalleri ile başlıyor. İşgaller sırasında ayrı düşen aşıkları sembolize eden Alive Nino heykelleri hareketli bir mekanizmaya sahip. Belli aralıklar ile iç içe geçen heykeller aşıkların kavuşamayaşını gözler önüne seriyor.
Batum’a gittiğiniz zaman mutlaka yapmanız gereken aktivite şehir merkezinden bineceğiniz teleferik ile Sputnik Tepesi’ne çıkmak olmalı. Teleferiğe binişler, benim gittiğim zaman gidiş - dönüş kişi başı 6 Lari’ydi. Teleferiğe biniş noktasında gelen boş bir bölmeye kendimizi attık ve dakikalarca manzaranın tadını çıkararak tırmandık. Sputnik Tepesi’ne çıktığımız zaman ise gördüğümüz manzara harikaydı. Bütün Batum göz alabildiğine önünüzde duruyor. Burada bulunan dürbünler ile de gözlem yapabilirsiniz. İstediğiniz kadar burada kaldıktan sonra indiğiniz noktadan binerek yine şehir merkezine ulaşabilirsiniz.
Piazza Meydanı, turistlerin en çok ilgi gösterdiği yerlerin başında geliyor. Avrupa Meydanlarını aratmayan mimarisi ve sanat açısından oldukça canlı olması nedeniyle burayı günün her saati kalabalık görmek mümkün. Piazza Meydanı’nda soluklanmak isterseniz La Brioche’de bir kahve ve kruvasan molası verebilirsiniz. Eğer bu meydanı akşam ziyaret etmek isterseniz yine bu cafede yapılan canlı müzik sayesinde eğlenebilirsiniz.
Yazının başında da belirttiğim gibi Batum’da adım attığınız her yerde gezip görmeniz gereken bir yapı bulunuyor. Birbirine yürüme mesafesinde olan bu yerlerin arasında; İzmir Saat Kulesi’nin bir kopyası olan Chacha Tower, Avrupa Meydanı’ndan gökyüzüne yükselen ve elinde bulunan altın post ile zenginlik, güç ve iktidarı simgeleyen Medea Heykeli, 2012 yılında yapılan ve mimarisi DNA sarmalını andıran 130 metrelik Alfabe Kulesi’ni, Piazza Meydanı’na çok yakın bir noktada bulunan St. Nickolas Kilisesi, Neo-gotik tarzda inşaa edilmiş olan ve Batum’un en büyük kilisesi olma özelliğine sahip olan Virgin Mary Kilisesi’ni görmeden dönmeyin. Bahsettiğim bu yerlerin hepsi birbirine çok yakın. Gün içinde hepsini görme şansını yakalayabilirsiniz. Çünkü biz Batum’da geçirdiğimiz bir gün içinde bütün bu yerleri gezip görme imkanı bulduk.
Bütün bunların dışında Batum’da bir de Botanik Bahçe bulunuyor. Bizim gittiğimiz dönem kapalı olan Botanik Bahçe’de turistler tarafından sıkça ziyaret edilen yerlerin başında geliyor. Batum merkezine yaklaşık 10 km uzaklıkta olan Botanik Bahçeyi de görebilirsiniz. Erken Rezervasyon Kültür Turları sayesinde Batum’un bütün bu güzelliklerini görme şansına sahip olabilirsiniz. Meydanlarının gösterişi ve mimari yapıların modernliği ile göze çarpan bu şehir sizi kendine hayran bırakacak.