Milattan önce binli yıllara kadar dayanan derin tarihe sahip olan Budapeşte, özellikle reform döneminde ciddi bir gelişme patlaması yaşamıştır. Bugünkü halini 1873 yılında Buda, Peşt ve Eski Buda'nın bir araya gelmesi sonucunda alan şehrin Buda kısmı Tuna Nehri'nin batısındaki kısımda konumlanmış olup kentin tarihi bölümüne ayna tutmaktadır. Şehir toplam 23 ayrı bölgeden oluşmaktadır. Şehirde bulunan bir çok park Unesco tarafından korunur halde olmakla birlikte, oldukça popüler olan Adrassy Bulvarı ve Opera Binası'da yine Unesco tarafından koruma altına alınmıştır. Ayrıca şehre Macaristan'ın kuruluşunun bininci yılına özel olarak da Macaristan Sanat Müzesi ve Heroes Meydanı inşa edilmiştir. İkinci Dünya Savaşı döneminde oldukça fazla hasar gören şehir 20. yüzyıla kadar oldukça kötü durumdayken olağanüstü bir şekilde yeniden ayağa kaldırılmıştır. Orjinal binaların çok büyük bir kısmı tahrip olmuş ve kalan binaların üzerinde hala savaştan kalma izler bulunmaktadır.. Tüm bu karanlık izlere rağmen şehir aynı zamanda Orta Avrupa Turları arasında en büyük sanat ve kültür merkezi olarak bilinmektedir.
1. Buda Kalesi
Budapeşte’nin en eski tarihe sahip kültürel bir noktası olan
Buda Kalesi, Macaristan Turu’na çıkan seyahat severlerin kesinlikle görmesi
gereken önemli bir yapıdır. Kale olarak isimlendirilen bu bölgenin kuzeybatı
tarafında 15. Yüzyıldan kalma yaklaşık yirmi sekiz bin eserin bulunduğu Macar
Askeri Tarih Müzesi’ni ve neo-barok tarza sahip olan Müzik Müzesi’ni de ziyaret
edebilirsiniz. Sosyal ve kültürel gelişimi yanı sıra doğal zenginlikler
açısından da oldukça ihtişamlı bölgelere sahip olan şehrin özellikle mağaraları
görülmeye değerdir. Bir kısmında şarap üretilen kuyulara ev sahipliği yapan
mağaraları ve Buda Kalesi’nin Labyrinth girişinden ulaşılabilinen mağarası
görünüş olarak oldukça gizemli ve ilgi çekici bir yapıdadır. Ayrıca yine aynı
bölgede bulunsn Tarnok Caddesi’ndeki Trinity Meydanı’nda da bir çok tarihi
anıta ve esere rastlayabilirsiniz. Ve hazır buraya kadar gelmişken buradaki mahzende
yer alan Macar Şarap Evi’ne uğrayıp muhteşem bir Macaristan şarabı içmeden geri
dönmemelisiniz!
2. Gellert Tepesi
Budapeşte’nin en çarpıcı yerlerinden biri olan Gellert Tepesi, yine Macaristan
seyahatı sırasında kesinlikle görülmesi gereken ihtişamlı bir yapıdır.
Bulunduğu jeolojik konum üzerinde bir çok doğal kaynağın da bulunduğu tepenin
büyük kayaç bloğu tam 235 metre uzunlukta olup Tuna Nehri’ne kadar inmektedir.
13. Yüzyıldan bu yana varlığını sürdüren ve her yıl milyonlarca turist
tarafından akına uğrayan yapının içerisinde bir de Gellert Spa ve Rudas
Hamamları bulunmaktadır. Bölgenin kuzeydoğu yamacında ise 1046 yılında ölen St.
Gellert’in mezarının bulunduğu bölgedir. 1987 yılında Unesco Dünya Mirasları
Listesi’n girmeyi başaran Gellert Tepesi’nde 2007 yılında göz kamaştırıcı bir
mağara keşfedilmiştir. 60 metre uzunluğunda ve 18 metre derinliğinde olan bu
mağaranın iç kısmı tamamen doğal taşlardan oluşan beyaz kristallerle kaplı
olmasıyla oldukça ilgi görmektedir. Tüm bunlar dışında ise yine bölgede bulunan
ve bir başka önemli yapı olup görülmesi gereken yer ise 2. Dünya Savaşı’na
savaşan Sovyet Askerlerinin anısına yapılmış olan Kurtuluş Anıtı’dır.
3. Termal Havuzlar
Ve son olarak yaklaşık 125 termal kaynaktan oluşan bu şehrin en önemli
destinasyonlarından biri de şüphesiz doğal termal havuzlarıdır. Roma dönemine
kadar hiç kullanılmamış olup Osmanlı döneminde kullanılmaya başlayan havuzlar
genelde şifa amacıyla kullanılmaktadır. Havuzların hemen yakınında Osmanlı döneminden kalma bir çok hamam da bulunmaktadır. Muhteşem mimarilere sahip bu
hamamlar içerisinde en popüleri ise Szechenyi Hamamı olup toplam 18 ayrı havuza
ev sahipliği yapmaktadır. Eski dönemlerde erkek ve kadınlara ayrı ayrı
bölümlerde hizmet veren hamam günümüzde kadın erkek karışık bir şekilde hizmet
vermektedir. Bu hamamlarda ciddi tıbbi tedavilerin yanı sıra kırmızı şarap
banyosu ve masaj gibi hizmetlerden faydalanabilirsiniz.
Gece hayatı dendiğinde Benelux Turları'ndan sonra akla ilk gelen yerlerden biri olan Budapeşte adeta Avrupa'da eğlencenin kalbi olarak bilinmekte! Sadece partilere katılmak için bile uzaklardan kalkıp gelen turistlerin olduğunu söylesem yanılmış olmam.. Hatta Balayı Turları'na çıkan çiftlerin de sıklıkla tercih ettiği bir seçenek burası! Peki Budapeşte'nin gece hayatını bu kadar özel ve güzel kılan şey nedir? Hemen söyleyeyim, yaz kış tanımayan ve açık havada gece düzenlenen rengarenk havuz partileri! Tabi bir de yine şehre özel bir seçenek olan " Ruin Bar " ların da bu popülerliğe katkısı oldukça büyük! Komünizmden çıkan ülkenin yıllarca ekonomik ya da siyasi sebeplerden ötürü bastırıların arzularının ve ağzı sıkı sıkıya kapatılan sanatının bir anda coştuğu bu yıkıntı barlar insanın adeta ruhuna hizmet ediyor diyebilirim.. Genelde terkedilmiş ya da istenmeyen ucuz binalara yerleşen insanların tamamen etraftan topladıkları eşyalarla dekore ettikleri bu mekanlarda sabaha kadar eğlencenin dibine vurmak mümkün! Ruin Bar'lar daha çok Old Jewish District yani Eski Yahudi Mahallesi civarında bulunuyor. Gündüzleri oldukça sakin olan mahalle geceleri renkten renge bürünüyor! Bunlardan en popüleri ise Szimpla Kent, yani " Sade Bahçe " adlı mekan.. Budapeşte'ye kadar gelmişken bu kült mekana uğrayıp bir şeyler içmeden dönmeyin!
Dört mevsimin de doya doya yaşandığı bu şehirde ortalama sıcaklıklar yazın 39 derecelere kadar çıkabilmektedir. Ilıman karasal iklime sahip olan bölgede hiç beklenmedik anlarda yağmur yağışlarına şahit olabilirsiniz, aman şaşırmayın! Kışın ise sıcaklıklar yaklaşık -20 derecelere kadar düşmekte ve ciddi bir kış soğuğu görülebilmektedir. Bu nedenle Budapeşte seyahatinizi kışın yapmanızı önermem çünkü bu çok zor bir tatile dönüşebilir.. Eğer sıcak havalarda seyahat etmeyi düşünüyorsanız ise en uygun dönemin ilkbahar ayları olduğunu belirtmekte yarar var. Böylece yaz sıcağında kavrulmadan ve yazın aniden çıkan şiddetli fırtınalara denk gelmeden her yeri rahat rahat keşfedebilme fırsatı yakalayabilirsiniz. Ülkede kullanılan para biriminin Macar Forinti olduğunu da belirttikten sonra hepinize şimdiden iyi tatiller diliyorum, bol bol fotoğraf çekmeyi unutmayın!
Eğer İstanbul'da yaşıyorsanız size en yakın hava limanından gün aşırı ve aktarmasız uçuşlarla Budapeşte'ye ulaşım sağlayabilirsiniz. Hava limanından kente ulaşabilmek için ise otobüs, taksi, tren gibi toplu taşıma seçeneklerini kullanabilir, 200 E numaralı otobüs hattını kullanarak da meydana ulaşım sağlayabilirsiniz. Şehir içinde ulaşım sağlamak isteyenler için ise şehrin toplu taşıma ağının oldukça gelişmiş olduğundan bahsedeyim. Avrupa'nın en eski metro hatlarından birine ev sahipliği yapan bu güzel şehirde gitmek istediğiniz her yere bu tren sayesinde ulaşabilirsiniz. Bunun dışında ise birbirine yürüme mesafesinde olan bir çok turistik bölgenin bulunduğunu belirtmekte yarar var. Böylece hiç bir ulaşım aracı kullanmadan birden fazla önemli yeri gezebilirsiniz. Ayrıca 4 hattan oluşan metro ağını ya da troleybüsleri kullanarak da gitmek istediğiniz bölgelere ulaşım sağlayabilirsiniz. Şimdiden iyi tatiller!