Vazgeçilmezimiz olan Yaz Tatili bu sene yalan mı oldu? Tabii ki Hayır! Fakat Nisan, Mayıs ve Haziran aylarını aldı götürdü Covid-19. Erken Rezervasyon Dönemini tam ortasından, hatta başından dinamitledi ve kampanya döneminide paramparça etti diyebiliriz. Otellerde zaten yabancı turistten dolayı ciddi bir Türk Pazarı kontenjan sorunu vardı ve fiyatlarda yine 2019 senesinde olduğu gibi yüksekti, fakat yinede kampanya dönemi hızlanmaya başlarken her şey tepetaklak oldu. Aslında burada Türk Gezginin ciddi bir ahı olmuş olabilir, sonuçta bugün 13 bin seyahat acentasıda Türk Pazarına uygulanan fahiş fiyatların farkında. Türk tüketici kendi memleketinde parya gibi görülüyor. Millet zaten büyün yıl daralmış, efkarlanmış bir yaz tatili yapacak çoluk çocuk, onda da kontenjan ve fiyat zorluklarıyla karşılaşıyor. Dolayısıyla Otel sahiplerininde şapkayı önüne alıp düşünmesi lazım. Ne zaman Türk Pazarına bir kelek atılsa o sene konaklama sektörünün başına bir iş geliyor. Yalan mı?
Bu Sene Tatile Çıkılır mı?
Bu sene tatile tabii ki çıkılır, ama nereye ve ne zaman gideceğinizi bilmeniz gerekiyor. Her şeyden önce bilinmesi gereken şey gideceğiniz tesisin fiziki olarak kapasitesinin yüksek olması. Her ne kadar butik ve küçük oteller hakkında abartı söylentiler olsa da, fiziki olarak en geniş alanı sunan tesisler bu dönemde öncelik kazanıyor. Büyük kapasiteli otellerin aynı zamanda çok geniş yerleşkelere sahip olduğunu biliyoruz. Ama bu durum her Otel de aynı değil tabii ki, bazı oteller deyim yerindeyse et pazarı gibi alt alta üst üste hizmet vermekte, özellikle bu gibi tesislerin aldığı önlemleri ekstra irdelemekte fayda var. Bulaşıcı bir hastalığın olduğu dönemde (minimum seviyeye indiği kuşkusuz) bizi diğer insanlardan ayrıştıracak yegane unsur mesafedir, o yüzden ilk önceliğimiz geniş mesafeli alanlar sunan oteller olmalıdır.
Diğer bir konuda otelin konseptidir. Merkez medya genelde haber yaparken gerçek turizmciler yerine, alelade konuyla alakasız birisini insanların önüne çıkartıp konuşturmaya çok meraklıdır. Sanırım bunu reklam parası aldıkları için yapıyorlar yada nedendir bilinmez, şöyle ki; salgının ortasında yazılı ve görsel medyada bütün herkes deliler gibi Herşey Dahil sistemi bitti gitti öldü, artık her şey oda-kahvaltı oldu diye söyleyip söyleyip durdu. Oysa Herşey Dahil sistemini bir kısım insan beğenmese de bitmesi oldukça zor ve aşırı rağbet gören bir sistem. Uzun yıllar Her Şey Dahil sistemiyle tatil yapmış birisi, oda kahvaltı konseptinde bir yere gittiği zaman tatilinin iki katı fiyata geleceğini çok iyi bilir. Ayrıca öğlen ve akşam yemekleri ile ara içecekleri düşündüğünüzde nereye gideceğiniz belirsiz! Dışarı çıksanız her otel merkezi değil, yine otelde yeseniz o zaman Herşey Dahil’den ne farkı kaldı? Para tuzağı olabilir mi? Belki de… Turizm Bakanlığı covid-19 kapsamında otellerde alınacak önlemleri açıkladı ve oldukça sıkı önlemlerin olduğunu söyleyebilirim. Ve tabii ki her şey dahil sistemi aynen olduğu gibi devam ediyor. Sağlığınız için Herşey Dahil sisteminin uygulandığı otelleri tercih etmenizde daha çok fayda olduğunu düşünüyorum. Çünkü önlemler çok yüksek ve tüm öğünlerinizden ve içtiklerinizden otel sorumlu.