‘’Popei kentinde Roma İmparatorluğu’nun hüküm sürdüğü ve
günümüzden 1929 yıl öncesi yani milattan sonra 79 yılındaydık.
İmparatorluğumuzun başında Kral Caligula vardı ve kralımız kendi kız kardeşine
aşıktı. Bu o dönemdeki bazı inanışlara göre çok büyük bir hataydı buna rağmen
halk da kralı taklit ediyordu. Pompei’nin her köşesinde bir genel ev bulunurdu.
Pompei halkı yediği yemekten içtiği içkiye kadar her şeyden en yüksek hazzı
duymayı sever, bilirsiniz. Fuhuş ve kölelik olabileceği en yoğun şekildeydi.
Köleleri kendi aralarında dövüştürür ve insanlık dışı muamelelere maruz
bırakırdık. Kentimizin her köşesinde genel ev vardı ve yabancı turistlerin de
bu merkezleri bulabilmesi için devasa heykeller yapardık. Günler böylece akıp
gidiyordu. Bir gün sallantılarla uyandık, önemsemedik. Hava oldukça boğucuydu
ve depremden bir süre sonra kül yağmuru başladı. Halkın bir kısmı limana koştu,
bazıları evlerinin kapılarını iyice kilitledi. Herkes dehşet içindeydi. Deniz
kabardı ve gökten iri kum taneleri yağmaya başladı. Kükürt dumanından kendini
koruyanlar, taşların kafalarına vurması sonucu bayılıyorlardı. Tüm şehir birkaç
saatte yok olmuştu ve artık göz gözü görmüyordu. On altı bin kişi taş olmuştu
ve bütün Pompei lavlar içinde kalmıştı. Birkaç saat içerisinde zevk ve haz
cenneti Pompei on altı bin kişilik kocaman bir mezarlığa döndü.’’
Pompei Halkı
Pompei’de yaşananları bire bir olayı yaşamış birine sorsak
üç aşağı beş yukarı bu şekilde anlatırdı. Bu olayla ilgili pek çok komplo
teorisi mevcuttur. Bazı insanlar Pompei’nin günah şehri olduğunu bu nedenle
Tanrı’nın Pompei halkını cezalandırdığını düşünür. Tanrıların Gazabı olarak
adlandırılan Vezüv Yanardağı’nın patlaması olayı ve Tevrat ile Kuran’da
cezalandırıldığından bahsedilen Lut Kavmi’nin Pompei halkı olduğu birbirleriyle
bağdaştırılan iki olay olarak karşımıza çıkıyor. Tabi, bunların hiçbiri
kanıtlanış bilgiler değiller. Biz şimdi daha deneysel yaklaşalım Pompei
olayına. Avrupa Turları'nın gözbebeği İtalya Pompei'de on altı bin kişiyi taşa dönüştüren olay neymiş, birlikte inceleyelim.
Pompei Antik Şehri
Pompei Antik Kenti, İtalya’nın Napoli kentinin
yakınlarındaki Campania bölgesinde var olmuş bir antik Roma kentidir. Vezüv
Yanardağ’ının patlaması sonucu kent hızla yok olmuş ve içerisinde bulunan
insanların büyük çoğunluğu ölmüştür. Bilim insanları, halkın patlamada meydana
gelen ve zehirli olduğu bilinen kükürt gazı nedeniyle öldüğünü söylüyor. Patlamanın
ardından 1700 yıl varlığından habersiz yaşadığımız Pompei, 1748 yılında yapılan
kazılarda tesadüfen keşfedildi. 1997 yılında UNESCO Dünya Mirasları listesine giren
antik şehrin üzerinde yanardağ patladıktan sonra yaklaşık yirmi beş metre kül
birikmiştir. Cesetlerin üstlerini çevreleyen kül ve kükürt gazı da
taşlaşmalarına ve günümüze kadar çürümeden aktarılmalarını sağlamıştır. Kentin
üzerinde biriken kül tabakası kenti o kadar iyi korumuş ki, arkeologlar
kazılarında olayın olduğu gün pişirilen bir ekmeği bile bulmuşlardır. Günümüzde
yirmi beş bin nüfuslu Pompei halkı arasında Hristiyanlık, Müslümanlık ve
Budistlik en yaygın görülen inançlar arasındadır. Tarihi açıdan oldukça önemli
olan Pompei Antik Kenti, İtalya Turlarının da vazgeçilmez duraklarından biri!
Pompei Mimarisi
Her yönüyle ilginç ve mistik olan Pompei halkı, mimari
anlamda da bizleri şaşırtmayı başarmış. Liman kenti olmasından dolayı ticaretin
geliştiği bir bölge olan Pompei’nin mimarisi, geleneksel İtalyan mimarisinin
Helenistik Yunan mimari figürleri etkisi altında yeniden yorumlanmasıyla
oluşmuştur. Pompei’de yaşayan halkın beşte üçünü oluşturan asillerin evleri, bahçelerle
çevrili ve atriumlu ev tipidir. Atrium, mimaride avlu anlamına gelir. Pompei
sokaklarının her birinin köşesinde sokak çeşmeleri mevcuttur, bu da Pompei’de
su altyapısının iyi tasarlandığı anlamına gelir. Dönemlerine göre su sistemleri
o kadar iyidir ki evlerine, çeşmelerine, iş yerlerine, hamamlarına su
gidebilir. Pompei halkının cinsellikle ilgili durumu sanat ve mimari tarzlarına
da yansımış durumdadır. Kazılarda cinsel içerikli pek çok fresk ve heykel
bulunmuştur.
Pompei Müzesi
Antiquarium Müzesi olarak bilinen Pompei Müzesi, 2. Dünya
Savaşı ve 1980’lerde meydana gelen Napoli depremlerinden dolayı otuz beş yıl kapalı
kaldıktan sonra Kutsal Pompeiana adını verilen interaktif sergiyle açıldı. Pompei
gezisine harika bir son olan Pompei Müzesi; bölgeden çıkarılan mozaiklerin, heykellerin
ve Pompei’nin tarihinin sergilendiği iki
katlı bir yapı olarak hizmet vermeye başladı.