Benzersiz ve gizemli tarihiyle uzun yıllar Çar kültürü etkisi altında kalan bu soğuk toprakların tarihi öyle köklü ki.. Hem kendi bünyesinde bir çok derin iz taşımakla kalmamış aynı zamanda bir çok ülkede de derin izler bırakmayı başarabilmiş bu ülke.. Ayrıca bu sadece siyasi anlamda da değil, bugün okuduğumuz dünya klasiklerinin büyük çoğunluğu Rus edebiyatının bir hediyesi bizlere. Aynı zamanda Rus kültürünün dünyaca tanınmasına da büyük katkı sağlayan bu edebi eserlerin yanı sıra mimarisiyle ve sanata verdiği önemle de oldukça etkileyici olan Rusya, anlayacağınız gibi bir çok alanda benzersiz güzelliklere sahip bir ülke..
Özellikle yaz mevsiminde bunalanlardan ve “ Ah şöyle püfür püfür bi hava olsaydı da, rahat etseydik! “ diyenlerdenseniz tası tarağı toplayıp Rusya’ya gitmenin tam sırası! Tabi bu benzersiz güzelliklere sahip ülkeyi görmek için tek nedenimiz elbette bu değil, hadi gelin bakalım başka neler varmış..
1. Öncelikle ülke Türk vatandaşları için vize istemiyor! Bundan daha güzel ne olabilir?
2. Tarihe damga vuran tüm meydanları ve yapıları yakından görebilirsiniz.. Özellikle Ekim Devrimi’ne de konu olan Kızıl Meydan’ı..
3. Van Gogh, Leonardo Da Vinci, Michelangelo gibi dünyaca ünlü ressamların eserlerini barındıran ve Unesco tarafından korunan, Dünya’nın en iyi müzesi olarak kabul edilen Hermitage Müzesi’ni gezme fırsatı bulacaksınız!
4. Dostoyevski’nin kitabında sözünü ettiği, nadir görülen doğa olaylarından biri olan “ Beyaz Geceler “ i canlı canlı seyredebilirsiniz.. Tabi bunun için seyahate Haziran, Temmuz ya da Ağustos aylarında çıkmanız gerektiğini de belirteyim.
5.Kuzeyin Venedik’i olarak bilinen ve Çarlık dönemindeki otantizm havasını kalbinde barındıran, daracık sokakları ve kanallarıyla görünce büyüleneceğinize emin olduğum St. Petersburg’u doya doya gezebilirsiniz!
6. Özellikle gece hayatı başta olmak üzere genel anlamıyla baştan sona tam bir eğlence düşkünlerinin ülkesi diyebileceğim Rusya’da harika vakit geçirebilirsiniz!
7. Mimariye, sanata, tarihe ilgi duyanlar üç alanda da hiç görmediğiniz kadar muazzam yapıları ziyaret edebilirsiniz!
8. Yemyeşil ve tertemiz havaya sahip parklarında kendinizi doğaya bırakıp, şehir gürültüsünden uzak kafa dinleyebilirsiniz..
9. Birbirinden leziz Rus yemeklerini tadabilir, daha önce hiç denemediğiniz envayi çeşit alkolleri deneyebilirsiniz..
10. Ve son olarak; sanatı ve mimarisiyle süslü muhteşem manzaralarında harika fotoğraflar çekebilirsiniz!
Yukarıda da bahsettiğim gibi ülke derin ve köklü bir tarihe sahip olduğundan bünyesinde de sayısız yapı bulunduruyor.. Özellikle mimarisiyle görenleri kendine hayran bıraktıran bu tarihi yapılar arasında mutlaka görmeniz gerektiğini düşündüğüm 4 tanesi var ki.. Bana sorarsanız Rusya’yı Rusya yapan muazzam yapılar bunlar.. Hadi benimle gelin..
1. Veliki Novgorod Bölgesi
Rusya’nın Uzakdoğusunda yer alan bu bölge, aynı zamanda Rusya’nın doğum yeri sayılıyor desem yanılmam. Yemyeşil bir arazi üzerine kurulu olan bölgeyi sadece doğası için bile görmek yeter iken bir de 750 senelik bir hanedanı içerisinde barındırmış olan meşhur Aziz Sophia Katedralini ve Çan Kulesi adındaki bir diğer önemli yapıyı bu bölgede ziyaret edebilirsiniz..
2. Kazan
“ Volga’nın İstanbulu “ diye adlandırılan bu bölge ise rengarenk kilise kuleleri ve muazzam inşa edilmiş minarelerden oluşuyor! Tam bir renk cümbüşünün hakim olduğu bölge aynı zamanda yaşam standartları da oldukça yüksekmiş.. Avrupa ve Asya kültürlerinin harmanlanmış halinin bir örneği olan Kazan bölgesini kesinlikle görmelisiniz!
3. Golden Ring
Sanki bir masal diyarının içindeyiz! Ben diyeyim mis kokulu vişne bahçeleri, siz deyin yemyeşil doğa, sevimli mi sevimli köy evleri, birbirinden güzel sanat eserleri.. Rusya'nın en eski bölgelerinden olan bu bölge tapınakları, kaleleri ve kiliseleriyle özellikle tarih ve sanata ilgi duyanların kesinlikle görmesi gereken bir bölge! Üstelik burada muazzam fotoğraflar da çekebilirsiniz!
4. Moskova
Rusya’nın başkenti olarak bilinen ve klasik müzik başta olmak üzere bir çok sanat dalını bünyesinde yaşatan şehir tabi ki Rusya Turu sırasında kesinlikle görülmesi gereken yerlerin arasında bulunuyor. Kubbeleri ve tarihi kiliseleriyle olağanüstü güzelliğe sahip yapılarının yanı sıra bir de bölgede meşhur Kremlin Sarayı bulunmakta.
5. St. Petersburg
Ve son önerim Rusya’nın gözbebeği St. Petersburg.. Neva Nehri üzerinde bulunması sebebiyle bir kıyı şehri olan St. Petersburg, aslında Leningrad olarak biliniyor fakat halkın çoğunluğu buraya St. Petersburg olarak hitap etmekte.. Akşam saatlerinde ışıl ışıl caddeleriyle görenleri kendine hayran bırakan St. Petersburg’da karşılaşacağınız mimarilerin kusursuzluğu ise anlatılmaz yaşanır! Taşı toprağı tarih ve sanattan ibaret olan bu ülkede yapacağınız seyahat için şimdiden iyi yolculuklar!
Adı üstünde “ soğuk topraklar “ olan ülkede şöyle keyifli keyifli gezip dolaşmak, havanın tadını çıkarmak isteyenlere önerim kesinlikle yaz aylarında gidin.. Zaten ülke iklimi nedeniyle yazın bile sandığınız kadar sıcak olmuyor diyebilirim, ama ben kış tatili yapmak istiyorum, Rusya’nın meşhur kayak parklarında doyasıya kaymak istiyorum diyorsanız tabi ki tercih sizin.. Hangi mevsimde giderseniz gidin yanınıza mutlaka bir ince bir de kalın kıyafet almayı unutmayın, iyi yolculuklar!