Denizli Otelleri

Günümüzden 6000 yıl öncesine kadar tarihlenen Denizli ili, Ege ile Akdeniz Bölgelerinin arasında nüfus, ekonomi ve turizm açısından Türkiyenin en önemli şehirlerinden biridir.

Tarihçesine bakarsak Çivril İlçesinde yer alan Beycesultan Höyüğü binlerce yıl öncesine tarihlenen ilk yerleşim merkezi olarak karşımıza çıkmaktadır.

Tarih içerisinde önce Friglerin elinde bulunan bölge daha sonra Lidyalıların hakimiyetine geçmiştir.

Bergama Kralı Attalos’un ölümünden sonra Roma Krallığına geçen Denizli Yöresi bu dönemde özellikle Doğu -Batı yönünde Efes Limanından Orta Anadolu’ya önemli bir geçiş noktası haline gelmiştir.

Bu zamanlar içerisinde Pamukkale Travertenlerini de içine alan Hierapolis Antik Şehri özellikle ticari ve dinsel alanda, komşu şehri Laodikya ile beraber hızla büyümüş ve Roma Krallığının gözbebeği haline gelmiştir.

Roma İmparatorluğu’nun ikiye bölünmesi ile bölge Doğu Roma (Bizans) idaresine geçmiş ama kısa bir zaman sonra Selçuklular tarafından alınmıştır.

Denizli ili özellikle Türkmen nüfusun 1200lerin sonu itibari ile oldukça arttığı bir bölge haline gelmiş , Beylikler dönemi ve Osmanlıların savaşları arasında Germiyanoğullarına katılmış en son 1429 yılında tamamen Osmanlı toprağı olmuştur.

Özellikle Denizli ili adı (Şehirde deniz yok ama adı Denizli olması ) konusunda sosyal medyada oldukça espri yapılmasına rağmen ; Selçuklu Döneminde adı Laodikya Antik Şehri ile bağlantılı olarak Ladik olarak kayıtlara geçmiş görünüyor , sebebi bilinmemekle beraber Tonguzlu ve Tonuzlu olarak da bahsedilen yöre daha sonra Donguzlu ismiyle de anılıyor. Geçen zaman içerisinde Tonuzlu, Donguzlu, Dinuzlu gibi kaymalarla bugünkü Denizli ismine doğru evriliyor.

Tabi iki ayrı dipnot eklenebilir ;

Birincisi Pamukkale (Hierapolis Antik Şehri) Termal Suları ; Menderes Nehrinin kolları ve zengin yeraltı kaynakları sebebi ile çok fazla su ve göl, akarsuya sahip olan bölgeye bu nedenle Denizli adına evrilecek şekilde bir isim verilmiş olması mümkün görünüyor, zira “Deniz” kelimesi kökeni olan “Teniz” Divan-ı Lugat-it Türk’de;

 “Göl ve ya Deniz“ olarak tanımlanmış.

İkincisi olarak, özellikle bölgede çok fazla yaban domuzu olması sebebi ile eski dilde domuz olarak kullanılan “Tonuz” üzerinden günümüze değişerek gelmiş olabileceği konusunda yerel halk arasında yaygın bir görüş mevcut.

Denizli ilinin turizm gelirlerinin en önemli kısmını oluşturan Pamukkale Travertenleri ve Hierapolis Antik Kenti 1988 yılında UNESCO doğal ve kültürel miras listesine girmiştir.Pamukkale Hierapolis Antik Şehri Müze ve Örenyeri istatistikleri açısından 2018 yılında 1.500.000'i aşan ziyaretçi sayısı ile listenin en başında yer almaktadır.
Her ne kadar çoğunlukla Pamukkale travertenleri ile tanınmış olsa da Denizli, aynı zamanda termal turizmin Türkiye’deki en önemli merkezlerinden biridir. Her sene dünyanın farklı noktalarından milyonlarca ziyaretçiyi ağırlayan Pamukkale travertenleri, aynı zamanda şehrin muhteşem dokusunu yansıtması açısından kesinlikle görülmeye değerdir. Antik dönemde de birçok uygarlık tarafından önemli bir yerleşim merkezi olarak görülen Denizli’de, dünya çapında bilinen birçok antik kalıntı da vardır. Bunun dışında Denizli’nin kusursuz doğal atmosferi de gezginler için eşsiz manzaralar sunar. Çok az biliniyor olsa da Denizli’de kayak tesisleri de bulunmaktadır. Bu tesisler, çoğunlukla kış sporu tutkunları tarafından tercih ediliyor olsa da sporla ilgilenmek istemeyenlere eşsiz manzaralar sunar. Özellikle kış aylarında kesinlikle görülmesi gereken bu doğal atmosfer, yaz aylarında ise sıra dışı bir ambiyans vadeder.