Özbekistan Turları

Orta Asya'da ilk Özbek hakimiyeti 16. yüzyılın başlarında Semerkant'taki son Timur hanedanının yenilmesi ile başlamış ve bu hakimiyet 18. yüzyıla kadar sürerek yerini başka bir emirliğe bırakmıştır. 1 Kasım 1917 yılında Bolşevikler Taşkent'e girip egemenlerini ila etmiş ve 1924 yılında bugünkü Özbekistan topraklarını içine alan Özbekistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti kurulmuştur. 

Tarihi anlamda her köşesi dolu dolu olan Özbekistan sanat konusunda da kendini geliştirmeyi başarabilmiş bir ülkedir. Özellikle müzeleri ile Asya Turları için yola çıkan binlerce sanatseverin ve gezginin ilgisini çeken ülke, Karakalpakistan Ulusal Müzesi'nde dünyanın ikinci büyük Rus Avangard koleksiyonunu da sergiliyor olmasıyla oldukça önemlidir. 

Asya denilince akla ilk gelen yiyecek tabi ki hiç şüphesiz pirinçtir. Asya'nın hangi bölgesinde olursa olsun her yemeğin içerisinde pirinç görebilmek mümkündür. Özbek mutfağında da diğer Asya ülkeleri gibi en çok tüketilen yiyecek pilavdır. Çok sayıda çeşidin bulunduğu ülkede yemeğin pişirilmesi her yörede farklılık göstermektedir ve kendine özgü yapılış şekli vardır. Asya'nın doğu ucunda olan Japonya-Kore Turları'na çıktığınızda pilavın daha çok Suşi olarak tüketildiğine şahit olurken Özbekistan'da at eti, balık veya beyaz et ile harmanlanmış pilavları tatmak daha olasıdır. Ayrıca Ayvalı Pilav'da onlarca pilav çeşidinin arasında en popülerlerinden bir tanesidir. Ayrıca yerli halk yemeklerinde sebzeyi de oldukça fazla kullanmaktadır. Buğday, arpa, pirinç, maş, havuç ve kabak etli yemeklerin yanında pişirilerek lezzetlerine lezzet katılır. Bölgenin en ünlü yemekleri ise at etinden yapılan Narın, kuzu etinden yapılan Samsa ve Nevruz törenlerinin en önemli ikramı olarak bilinen ve buğdaydan yapılan Sümelek'tir. 

Ülkedeki eğlence anlayışı eğlencelerine alışkın olduğumuz Popüler Turlar'ın eğlencelerinden biraz farklıdır diyebiliriz. Özbekistan'ın en büyük eğlencelerinden biri tarihi İpek Yolu üzerindeki Buhara ilinde düzenlenen İpek ve Baharat Uluslararası Kültür Festivali olarak bilinmektedir. Bu festivalde ülkede üretilen çeşitli ipek kumaşlar ve baharatlar sergilenir ve genellikle pek çok farklı ülkeden büyük ilgi görür. Her yıl mayıs ayında iki gün boyunca sergilenen festival oldukça yöresel ve renkli görüntülere ev sahipliği yapar. Ayrıca Dünya Halkları Mutfağı Festivali'de yine mayıs ayında dünyadan bir çok ülkenin katılımıyla gerçekleşen bir başka festivaldir. Ülkelerin dans ve halk oyunlarının da sergilendiği festivalde Özbek kültürünü yakından tanıma fırsatı bulabilmeniz mümkündür. Her yıl ağustos sonu ya da eylül başında düzenlenen ve dünyanın dört bir yanından gelen müzisyenleri ağırlayan bir diğer festival ise Şark Teraneleri Müzik Festivali'dir. 

Özellikle Taşkent bölgesinde şehir içi ulaşım oldukça maliyetsiz ve kolaydır diyebiliriz. Bölgede en yaygın kullanılan toplu taşıma aracı metrodur. Ayrıca Taşkent metro istasyonlarındaki farklı mimarilerden oluşan yapılar seyahatiniz sırasında kesinlikle görülmeye değerdir. Eski Sovyet tarzından yansımalar barındıran istasyonlar hem antik hem de modern görüntüyü bir arada bulundurmaktadır. Bölgede taksi ile de şehir içinde gezebilmek mümkündür. Özbekçe bilmiyorsanız taksi şoförleriyle Türkçe ya da Rusça konuşarak anlaşabilirsiniz. Ve son olarak yine şehir içinde gezerken araç kiralama gibi bir tercih de yapabilirsiniz. Şimdiden bol gezmeler, Orta Asya'nın bu nadide şehrinde bol bol fotoğraf çekmeyi unutmayın! 

İpek Yolu'nun en önemli noktalarından biri olarak bilinen ve Orta Asya'da Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nden koprak bağımsızlığını kazanmış bir devlet olan Özbekistan..
Günümüzdeki yedi bağımsız Türk devletinden biri olan ve TÜRKSOY'un azası olarak bilinen ülkenin başkenti Taşkent Rusya döneminde Moskova ve San Petersburg'dan sonra en büyük kentlerden biri iken bugün ise Orta Asya'nın en büyük başkenti haline gelmiştir. Denize kıyısı bulunmayan ülkenin bir diğer önemli özelliği de Seyhun ve Ceyhun nehirlerine ev sahipliği yapıyor olmasıdır. Ayrıca dünyanın dördüncü büyük gölü olarak bilinen Aral gölü de yine Özbekistan sınırları içerisinde bulunmaktadır. Dünyanın dördüncü büyük altın üreticisi olan ülke, tüm bunların yanında çeşitli yeraltı zenginlikleri nedeniyle de önemli bir yere sahiptir. 

31.576.400 nüfusa sahip olan Özbekistan'ın Semerkand ve Buhara şehirleri tarih boyunca kültür ve ilim merkezi olmuştur. Bir çok alimin ve ilim adamlarının yetiştiği ülkede Nasreddin Hoca Özbekler tarafından oldukça sevilmektedir. Her sokaklarında tarihi bir kalıntı bulabileceğiniz Özbekistan bu yönleriyle kesinlikle görülmeye değerdir. Ülkemiz ile arasında 2 saatlik bir zaman farkı bulunan ülkede şiddetli bir karasal iklim görülmektedir. Ülkenin özellikle güney kısmı daha sıcak bir iklime sahipken, kuzey kısımları oldukça serindir. Ülkede kullanılan resmi dil Özbekçe olmakla birlikte bazı bölgelerde Karakalpakça'da konuşulmaktadır. Kullanılan priz tipi ise C ve F tipi priz sistemidir.